Beni Takip Edin !

Türkiye’de 1 Kasım 2015 Genel Seçimleri 2002 seçimlerinden sonra iktidara gelen AK Parti’nin 7 Haziran 2015’de seçimlerin ardından ilk kez tek başına hükümet kuramadığı bir siyasi iklimde gerçekleşti. Böylesi bir iklimi imkanlı kılan en önemli dinamik Halkların Demokrasi Partisi’nin 7 Haziran seçimine parti olarak girme krarı ve ardından % 13,2 oy alarak meclise dördüncü parti olarak girmesiydi. Bu durum sadece erken seçime giden bir süreci tetiklemekle kalmadı, aynı zamanda Kürtlerin çoğunluk olduğu illerde HDP’nin hegemon bir parti konumuna gelmesi, bu toplumsal meşruiyeti kullanmak isteyen PKK’yı harekete geçirdi ve yaklaşık 2 yıldır devam eden devlet ve PKK arasındaki barış süreci sona erdi. PKK bazı ilçelerde öz yönetim ilan etti ve HDP’nin parti düzeyindeki siyasi hegemonyasını yönetim ve güvenlik kontrolünün de ele alındığı öz yönetim seviyesine taşımaya çalıştı.

Böylesi bir ortamda gidilen erken seçimlerin Kürt siyaseti hareketi açısından en önemli sonucu 7 Haziran’da ele geçirdiği hegemon parti konumunu kaybetmek oldu. 1 Kasım seçimleri HDP’yi Kürtlerin çoğunluk olduğu illerde dengelenmiş güçlü parti konumuna çekti. 2011 genel seçimlerinde hatta 2014 yerel seçimlerinde dahi Kürt çoğunluğun olduğu bu illerde AK Parti ve HDP özelinde iki güçlü parti arasında dengeli bir siyasi görüntü hakimken, 7 Haziran seçimleri bu görüntüyü bütünüyle ortadan kaldırmıştır. 1 Kasım seçimleri ise 7 Haziran ile kıyaslandığında HDP’nin konumunda bir gerilemeye neden olsa da, bölgedeki siyasi rekabeti dengeli konumuna geri getirmedi. Bu nedenle 1 Kasım sonrası Kürt çoğunluğun olduğu iller için HDP’nin dengelenen güçlü parti konumu kazandı.

Aşağıda bu durumu gösteren bir kaç görsel bulunmaktadır.

2002’den 2011’e kadar HDP ve öncili partiler ile AK Parti’nin oylarındaki değişimi gösteren aşağıdaki iki tablo (ikisi de aynı rakamlardan oluşuyor) açık bir şekilde Haziran 2015’e kadar Kürt çoğunluk illerde dengeli bir siyasi yarışın olduğunu, fakat bunun Haziran 2015 seçimleri ile birlikte HDP’nin hegemon bir parti konumuna yükseldiğini gösteriyor. Kasım 2015 seçimleri AK Parti’yi tekrar HDP ile rekabete soksa da, Haziran 2015 öncesi konumuna geri getirmemiştir. Bu nedenle Kasım 2015 seçimlerinin HDP’yi dengelenen “güçlü” parti konumuna taşıdığı söylenebilir.

Kurt Oylar

Kurt Oylar 2

 

 

Kürt siyasi hareketinin (HDP’nin) önce hegemon parti konumuna yükseldiği daha sonra ise dengelenen güçlü parti konumuna geldiği en net şekilde Kürt çoğunluğun olduğu il/ilçelerdeki oy değişimlerinin 2011, Haziran 2015 ve Kasım 2015 seçimlerinin karşılaştırılması ile anlaşılabilir. Aşağıdaki GIF, bu üç seçimin ilçeler düzleminde karşılaştırmasını özetliyor. HDP’nin hegemon parti posizyonunu netleştirmek açısından %60’ın üzerinde oy aldığı bögler ile yüzde 40-60 arasında oy alıp birinci parti olduğu ilçeler arasında bir ayrıma gidildi.

Kurd oylar

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

1 Kasım seçimleri ile birlikte AK Parti’nin dengeleyici parti konumuna geldiğini en açık gösteren örnek Bitlis’de yaşanan oy dağılımındaki değişimlerdir. Yine bu tablonun açık bir şekilde gösterdiği ikinci olgu Haziran 2015’de HDP’ye giden seçmenin tekrar AK Parti’ye geri dönebilme esnekliğidir.

Bitlis

 

 

 

 

 

 

 

 

Haziran 2015’de HDP’ye giden seçmenin tekrar AK Parti’ye geri dönebilme esnekliğini gösteren bir başka örnek de, Kürt çoğunluk nüfüsa sahip şehirler arasındaki ilk üç büyük ilde (sırasıyla Urfa, Diyarbakır ve Van) benzer oy değişimlerinin olmasıdır. Üçüncü partilerin çok az miktarda oy aldığı düşünüldüğünde oy değişimleri önemli ölçüde HDP ve AK Parti arasında yaşanmıştır. (Alttaki resimlerin üzerine tıklayarak büyütebilirsiniz)

 

Urfa

Diyarbakir Van

 

 

 

 

 

 

SON NOT: 7 Haziran ve 1 Kasım arasında PKK’nın yeniden şiddete geri dönmesinin oy davranışlarına nasıl bir etkisi olduğu konusunda Hakkari’nin Şemdinli ilçesi örneğine bakılabilir. Şemdinli 2011 seçimlerinden itibaren yapılan genel seçimlerde (2011 genel seçimleri, 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimi ve 2015 Haziran seçimleri) Kürt siyasi hareketinin istikrarlı bir şekilde % 65’in üzerinde oy aldığı bir yer. Kasım 2015 seçimlerinde ise %57’e düşüyor. Haziran 2015’de% 93,21 olan katılımın, Kasım 2015’de %85,74’e gerilediği göz önüne alınırsa oy kaymasının yüzdelere bakılarak hesaplanması doğru olmayabilir. Oy rakamlarına bakıldığında ise karşımızda şöyle bir tablo var: Haziran 2015’de diğer partilere oy veren seçmende yaşanan kaybın tamamı (1.150 kişi) ve yeni eklenen seçmen sayısının tamamı (611 kişi) 1 Kasım’da AK Parti’ye oy vermiş olasa dahi geriye 1.269 kişi daha kalıyor. Yani AK Parti 7 Haziran’a göre 3.030 artırdığı seçmen sayısının en az 1.269’unu HDP’den almış. Bu da HDP’nin 7 Haziran’daki seçmen sayısının yaklaşık yüzde 6,48’i yapıyor.

Semdinli Secim

 

 

 

 

 

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.